Menü

Ara
Close this search box.

Arama

Neden Detoksa İhtiyacımız Var?

Mayıs, yılın en sevdiğim ayı. havadaki tüm inanılmaz değişiklikleri görmek yeşil yapraklar ve rengarenk çiçekler, tatlı meyveler, lezzetli sebzeler, ruh halimiz, enerjimiz, her şey değişiyor.

Bahar ayları, mevsimsel değişimin bir parçası olmak ve daha da önemlisi canlı hissetmek, bedenimizi ve ruhumuzu temizlemek ve yenilenmek için harika bir dönem. Hele ki yaz yaklaşırken.

Detoksa ihtiyacınız olmadığını düşünebilirsiniz, fakat herkesin yılda bir kez de olsa detoks yapmaya ihtiyacı vardır!

Fast food tüketen ya da gecenin ortasında makarna yiyen biri değilseniz , sigara içmeyenlerdenseniz , her gün alkol kullanmıyor ve hatta arada bir egzersiz yapıyor olsanız da vücudunuzun detoksa ihtiyacı var.

Çalışıyorsunuz, trafikte kalıyorsunuz, kirli havayı soluyorsunuz, yeterince su tüketmiyorsunuz, sağlığınıza çokta yararlı olmayan cihazlararla her gün bir aradasınız, ilaç kullanıyorsunuz; dokunduğunuz, kokladığınız, yediğiniz ve soluduğunuz milyonlarca şey çok zehirli, herşey bir kenara, her gün yaşadığınız stresten bahsetmiyorum bile.

Sıradan bir gününüzü düşünün… Güne dişlerinizi fırçalayarak başlıyorsunuz ve işte, kahvaltıdan önce florür. Flörür, kemik hastalığı, tiroid bozuklukları ve nörolojik problemler gibi pek çok soruna neden olan çok toksik bir maddedir. Daha sonra, vücudunuzu ve saçlarınızı, sülfat, parabenler ve silikon ile doldurulmuş şampuanlarla yıkıyorsunuz ki bu maddeler meme kanseri riskini artırmaktadır.

Ortalama kaliteye sahip parfümlerde, sperm hasarına neden olabilen aseton ve benzaldehid gibi 250 farklı kimyasal madde bulunur; traş köpüğü, güneş koruyucu losyonlar, vücut kremleri 40’tan fazla toksik kimyasal maddeye sahiptir.

Sabah sizi uyandırması ve enerjinizi yükseltmesi için o bir bardak kahveye ihtiyacınız varmış gibi hissediyor olabilirsiniz, ancak sabah aç karnına 2 bardak su içmezseniz, o içtiğiniz kahve sizi dehidre edecektir. Bir de üstüne kahvenize süt ve şeker ekliyorsanız bu kahvenin toksik seviyesini büyük bir miktarda arttıracaktır. Kahvenizi bitirdikten sonra muhtemelen onu, çoğunlukla kanserojen olan zehirli kimyasallarla dolu, bir deterjan sıvısıyla yıkayacaksınız.

Her yıl 6 milyon pound civa ve 2,5 milyar pound dan fazla zehirli kimyasal maddeye maruz kalıyoruz. Kar amacı gütmeyen bir organizasyon olan Environmental Working Group’a göre, yeni doğmuş bir bebeğin göbek kordonunun kanında 287 bilinen toksin var, bu bilgiye dayanarak hayatınız boyunca kaç milyon tane toksik maddeye maruz kaldığımızı hayal edin.

Daha uyanmanızdan sadece 45 dakika geçti ve siz daha evden çıkıp hava kirliliğine veya trafiğe maruz kalmadınız, fakat çoktan toksik maddelerin istilasına uğradınız bile.

Fakat yukarıda bahsettiğim rakamlara bakarak hemen üzülmeyin, sadece dikkatli olun.

Değiştirebilecekleriniz ve hayatınıza adapte edebilecekleriniz düşündüğünüzden çok daha kolay olabilir.

Detoks yaparak, vücudunuzda biriken zehirli kimyasalları vücüdunuzdan atabilirsiniz Her yıl en az bir hafta kendinize detoks hediye etmek vücudunuza ve zihninize yapabileceğiniz en büyük iyilik. Mevsim başlangıçları, bunun için mükemmel zamanlardır.

Temel olarak, bedeninizin ve aklınızın bir molaya veya dinlenmeye ihtiyaç duyduğunu hissediyorsanız detoks ve arınma programları uygulamanın tam zamanı olabilir.

Eğer tüm gün yorgun hissediyorsanız, uyku kaliteniz düşükse, sık sık hastalanıyorsanız, kabızlık probleminiz varsa, porsiyonlarınıza dikkat etseniz bile birkaç kilo kaybetmek sizin için bir mesele haline gelmişse; kas ağrıları, eklem ağrıları, baş ağrıları, şişkinlik, gaz, ishal, mide ekşimesi, gerginlik, neşesiz ruh haliniz varsa, detox zamanınız gelmiş demektir.

Detoks yapmaya başladığınız andan itibarenenerji seviyeniz yükselmeye başlayacak. Her türlü kronik hastalığın ana sebebi olan enflamasyon azalacak, bağışıklık sisteminizgüçlenmeye başlayacak. Bunun yanında arınmak kilo vermenize, cilt kalitenizin yükselmesine, daha iyi sindirim yapmanıza ve uyku kalitenizin artmasına yardımcı olacaktır. Ama daha da önemlisi, zihinsel berraklığa kavuştuğunuzu hissetmeye başlayacaksınız.

Vücut iyileşmeye başladıktan sonra detoksifikasyon, zihinsel ve duygusal bir düzeye geçer. Kendinizle daha bağlantılı ve doğa ile daha uyumlu hissetmeye başlayacaksınız. Sentetik birikenleri vücudunuzdan çıkardığınızda ve bunları doğal alternatiflerle değiştirdiğinizde daha doğal ve olumlu bir şekilde davranır, hisseder ve düşünürsünüz.

Vücudumuz bizim tapınağımız, daimi evimiz, bizim kutsalımızdır ve kendimize en iyi şekilde bakabilecek kişi sadece kendimiziz. Kimse bizim yerimize göremez, tadamaz, sindiremez veya nefes alamaz, değil mi?

Şu aralar bir detoks merkezine gitmek sizin için pek mümkün değil mi? Bu sorun değil. Bir sonraki blogumda evde hemen yapmaya başlayabileceğiniz birçok yararlı bilgi mevcut olacak. Ama o zamana kadar, her gün yeteri kadar su içmeye asla ihmal etmeyin ve suyun gücünü asla küçümsemeyin.

İşte basit bir hesaplama: Ağırlığınız (kg) X 0.04 = ideal günlük su alımınız. Yani 60 kg iseniz, günlük ihtiyacınız 2.4 kg’dır. Kahve, alkol vb. içtiğiniz her asidik sıvı için ek bir bardak su içtiğinizden emin olun.

Vücudunuzu alkali tutmayı ihmal etmeyin!

Gonca Yarımer

Detoks Uzmanı

Sağlıklı Yaşam Merkezlerimiz