Günlük rutinlerin arasında sıkışıp kaldığımızda sıklıkla daha iyi bir hayat için ne yapmalı? sorusunu kendimize soruyor olabiliriz. Yaşantımızda mutlu ve huzurlu olmak hepimizin hakkı. Ancak iş ya da eğitim hayatımızda karşılaştığımız sorunların oluşturduğu stres buna engel olabilir. Daha iyi bir hayat için stresten kurtulmalıyız. Aslında stresi yönlendirmemiz gerektiği daha doğru bir kavramdır. Kaliteli bir hayat için mindful living programı ile yaşamınızdaki stresi yönlendirebilirsiniz. Stresi yaşamımızda yönlendirdiğimiz ölçüde daha iyi bir hayat için yapmamız gerekenleri net bir şekilde görebiliriz. Bu program aslında bir çeşit olumlu bir hayat için kısa tavsiyeler veren dinlendirici, arındırıcı detoks ve meditasyonlar sunan bir programdır. Ayrıca program ile kendiniz için daha iyi ne yapmanız gerektiğini keşfedersiniz.
Daha Olumlu ve İyi Bir Hayat İçin Mutlaka Yapmanız Gerekenler
Stresten uzak durmaya çalışmak artık günümüzde pek de mümkün değil. Zaten araştırmalar gösteriyor ki stresimizi olumlu yönde yönlendirmek, ondan uzak durmaktan daha kolay bir yaşam sunuyor. Herkesin farklı öncelikleri, farklı hayalleri ve mutlu olmak için farklı nedenleri var. Buna rağmen her insanın daha iyi bir hayat için ne yapmalı? sorusuna verilen cevap aynı olmaktadır. Kısaca mutlaka daha iyi ve olumlu bir hayat için yapmanız gerekenler benzer olmaktadır. Bu benzer adımları uygulayarak aslında daha kaliteli bir hayat için başlangıç yapmış olacaksınız. Ayrıca daha olumlu bir hayat için kısa tavsiyeler verdiğimiz aşağıdaki 11 adımı uygulamaya başlayabilirsiniz.
Sağlıklı ve Ferah Bir Zihne Sahip Olun
Yaşamımızda karşılaştığımız her sorun özellikle çözümsüz kaldığında, vücudumuza baskı ve stres olarak yansıyor. Stresin olumlu etkileri olsa dahi, zaman içerisinde maruz kalınan yoğun stres sağlığımızı ve zihnimizi engelliyor. Bu nedenle daha yorgun bir zihin ve daha sağlıksız bir yaşama doğru çekilebiliyoruz. Peki daha iyi bir yaşam için ne yapmalı? Ya da şöyle soralım, daha sağlıklı ve ferah bir zihin için neler yapabiliriz? Meditasyon yapmak ferah ve dingin bir zihin için ilk akla gelenler arasındadır. Bunun yanı sıra sağlıklı olmak ve beynimizi beslemek için doğal detoks programı ile çalışmak da önemlidir.
Şimdiki Ana Odaklanmayı İhmal Etmeyin
Günümüzde artan teknoloji ile zamandan tasarruf etsek bile bunu nasıl kullanacağımız konusunda bilinçli değiliz. Zamanımızı daha çok gelecek kaygısı ile geçirdiğimiz gerçeğini kabullenmeliyiz. Sonrasında ise daha iyi bir hayat için ne yapmalı biliyor olacağız. Çünkü daha kaliteli bir hayat için şimdiki zamana odaklanmalıyız. Sahip olduğumuz şeyleri değiştirmek ve seçebilmek için şimdiki ana odaklanmalıyız. Şimdiki ana odaklanmak geleceğe dair kaygılarımızı giderilmesinde yardımcı olur. Bunun yanında ise gelecek planlarımızı daha iyi yapmamız için zihnimizi berraklaştırır. Ayrıca geçmişimizde yaşananları değiştiremeyiz. Bu nedenle de geçmişimizi arkamızda bırakmayı öğrenmeliyiz. Bu da daha kaliteli bir hayat yaşamamızı sağlar. Ayrıca şimdiki anı yaşamayı öğrenmek olumlu bir hayat için en temel tavsiyedir.
Spor Yapın
Spor yapmak hem vücudumuzu dinç tutar hem de zihinsel yorgunluğumuzu kısa süreli olsa da gidermek için iyi bir yoldur. Düzenli spor yapmak sağlığımıza ve fit kalmamıza yardım eder. Bunun yanında stres seviyemizi düşürerek zihin yorgunluğunu giderir. Kısaca spor yapmak daha iyi bir yaşam için ne yapmalı sorusunun en etkili cevabıdır.
Uyku Düzeninize Dikkat Edin
Daha iyi bir yaşam için ne yapmalı sorusunun belki de ilk cevabı düzenli uyku olmalıdır. İş yaşamınız ne kadar yoğun olursa olsun mutlaka sabit bir uyku düzeniniz olmalıdır. Düzenli uyku iç dengemizi sağlamak için gereklidir. Bu sayede kaliteli uyku uyuyabilir sonucunda da kaliteli bir yaşam sürebiliriz.
Beslenme Alışkanlığınızı Olumlu Yönde Değiştirin
Kaliteli bir yaşam için beslenmemize dikkat etmemiz oldukça önemlidir. Olumlu bir yaşam için kısa tavsiyeler arasında olmazsa olmaz olan beslenme şeklimizdir Beslenme alışkanlığımızı olumlu yönde değiştirmemiz yaşam kalitemizi artırır.
Gülümsemekten Asla Vazgeçmeyin
İnsan vücudunda mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin, gülümsediğimizde doğrudan salgılanır. Mutluluk insana kendine güven ve huzur verir. Bu nedenle olumlu bir yaşam için kısa tavsiyeler içerisinde en basit uygulanabilen gülümsemektir.
Bilgi ve Birikim İçin Kitap Okuyun
Kitap okumak sadece bizi başka dünyalar ile tanıştırmaz. Aynı zamanda kendimiz ile de yüzleşmemizi sağlar. İçsel yolculuğumuzda bize bili ve ilham verici bir rehber olur. Bu nedenle daha iyi bir yaşam için gereklidir.
Yeni Hobiler Bulun
Rutin ve tekdüze yaşam biçimi de yaşam kalitemizi olumsuz etkiler. Bu nedenle olumlu bir hayat için kısa tavsiyeler arasında yeni hobi edinmek faydalıdır. Ayrıca bu yeni hobiler sayesinde merak duyumuzu geliştirebilir ve enerjimizi yükseltebiliriz.
Doğa ile İç İçe Olun
Doğa olumlu hayat için kısa tavsiyeler içinde oldukça etkili bir rahatlama sağlar. Doğa ile iç içe kalmayı başarmak huzur verir. Huzur daha iyi bir yaşam için en önemli duygudur.
Seyahat Edin
Seyahat etmek hem zihin yorgunluğumuzu hem de stresimizi giderir. Bu nedenle daha iyi bir hayat için ne yapmalı? sorusuna seyahat edin tavsiyesinde bulunmak yanlış olmayacaktır.
Kendinizi Başkaları ile Kıyaslamayı Hemen Bırakın
Daha iyi bir hayat için ne yapmalı? sorusunun en kesin cevabı bir an önce kendinizi başka kişilerle kıyaslamamanız olmalıdır. Herkes kendi zamanını yaşamaktadır. Bu nedenle de kendinize olumsuz şekilde yüklenmeniz yaşam kalitenizi doğrudan etkiler.
Yolda, alışverişte, trafikte, ofiste yavaşla… Düşünürken, yürürken, nefes alırken, çalışırken yavaşla… Huzur veren bir hayat için ormana dönmektense, kentin içinde dingin bir hayat için yavaşla… Yavaşlamaktan gurur duy!
21. y.y. ile birlikte özellikle kentlerde her türlü yaşam alanı hızlandı. Sayıları çoğalan AVM’ler, toplu taşıma araçları, hızlıca yiyip kalkmamız için tasarlanan restoranlar, hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen teknoloji, azalan park ve yeşil alanlar, trafik, tüketme alışkanlıklarıyla “Hızlı olan kazanır” inancı hayatımıza iyice yerleşti.
Ben ise yavaşlamaktan yanayım. Çünkü tüm bu etrafımızda oluşan kaotik yaşamın, farkındalık seviyemizi aşağıya çektiği yadsınamaz bir gerçek haline geldi. belki çok güzel bir yaşamımız, güzel bir işimiz, bizi seven dostlarımız ve ailemiz var fakat sürekli koşturduğumuz, yapmamız gerekenleri, yetişmemiz gereken yerleri düşündüğümüz, telefonumuzdan uzaklaşamadığımız için, içinde bulunduğumuz muhteşemliklerin tadını çıkaramıyoruz. Hızlanan hayatla birlikte var olan bazı becerilerimizi körelterek; yalnız, tükenmiş, doğadan uzak, iletişimi kısıtlı bireyler haline geliyoruz. Halbuki tek hatırlamamız gereken YAVAŞLAMAK.
Yavaşlayarak, yolda yanımızdan geçen insanları fark edebilir, dinlediğimiz müziğin keyfini çıkarabilir, o gün gerçekten ne hissettiğimize odaklanabilir, yediğimiz yemekten, konuştuğumuz insana, yaptığımız aktivitelere kadar daha tadına vararak yaşayabiliriz. Peki nedir bu FARKINDA YAŞAMAK?
Farkında yaşamak, çoğunlukla geçmişe veya geleceğe giden zihini an’da tutabilmektir. Yaşanılan ana dair kendimizle ilgili ve etrafımızla ilgili tüm deneyimleri değiştirmeyi denemeden olduğu gibi kabul edebilme becerisidir. Otomatiğe bağlı olarak her günün tekrarı bir hayattan ziyade yaşamın her anında akışta olduğumuzu fark etmek demektir.
Peki hayat bizi hızlanmaya zorlarken biz nasıl yavaşlayabiliriz? Bunun herkes için geçerli bir formülü yoktur. Sevindirici haber ise yavaşlama ve farkındalığın, tüm insanoğlu tarafından paylaşılan ve doğamızda olan bir beceri olduğudur. Yani tek yapmamız gereken hatırlamak… Asıl amacımız o an ne ile ilgileniyorsak, tamamen kendimizi vererek deneyimlememizdir. Bizi mutlu eden ve deneyimlerimizden tatmin olmamızı sağlayacak hızı keşfetmekte özgürüz.
Peki biz, yavaşlayan insanlar, yavaşlamak için neler yapıyoruz?
Zihinimizi Ana Çağırıyoruz: Yoğun düşünce akışı zihinin doğasında vardır. Zaman yolculuğuna yada stresli düşüncelerin akışına uğrayan zihinimizi içinde bulunduğumuz ana davet ediyoruz. Yaşadığımız anın içerisinde tam anlamıyla var oluyoruz.
Kabulleniyoruz: Anın deneyiminden hoşnut kalmayabiliriz ama bunun sadece bizim beklentimizle ilgili bir sorum olduğunu biliyoruz. Gerçekliği değiştirmeye çalışmadan olduğu gibi kabullenerek yaşamın doğal akışında olmanın keyfini çıkarıyoruz.
Yavaş Yürüyoruz: Etrafta koşturan herkese inat, biz yavaş yürüyoruz. Yürüdüğümüz yolu, gökyüzünü, yağan yağmuru, yüzünüze vuran güneşi, kulaklığımızdan gelen müziği, ayaklarımızın yere değdiğini, yanımızdan geçen insanları gözlemleyerek yavaş yürüyoruz.
Yavaş Yemek Yiyoruz: Gerçekten nasıl bir yemek yediğimizi, tatları, bu tatları sevip sevmediğimizi, bu yemeğin önümüze gelmek için geçtiği serüveni, sebzelerin tarlada çalışan çiftçiden aşçıya kadar olan yolculuğunu fark ederek yiyoruz.
Kendimizi Dinliyoruz: Vakit buldukça teknolojiden ve sorumluluklarımızdan bir dakikalığına uzaklaşıyoruz. Hiç bir şey ile ilgilenmeden sadece kendimizi dinliyoruz. “Bugün gerçekten nasıl hissediyorum?” sorusunun kıymetini unutmuyoruz.
Doğa ile Buluşuyoruz: Yeşilliği, suyun maviliğini, temiz oksijeni hissetmek için doğa ile buluşuyoruz. Doğanın gerçekten hayatta olduğumuzu tekrar hatırlatmasına izin veriyoruz.
Aynı Andan Birden Fazla İş Yapmıyoruz: Bitmeyen ajanlarımıza ve tüm yoğunluğumuza rağmen anın içinde sadece yaptığımız şeye odaklanıyoruz. Bir robot olmadığımızı, bir insan olduğumuzu kendimize sürekli hatırlatıyoruz.
Nefes Alıyoruz: Gün içinde ara ara nefesimize odaklanıyoruz. Stresli anlarda yardımımıza koşan nefesimize odaklanıp, akışta olduğumuzu tekrar fark ediyoruz. 7 gün 24 saat biz uyurken bile bizi hayatta tutmaya devam eden nefesimizi unutmuyoruz.
Teşekkür ediyoruz: Gün içinde karşılaştığımız en küçük şeyden en büyük şeye kadar, içtiğimiz sudan, bir çocuğun tebessümüne kadar, tüm deneyimlerimize teşekkür ediyoruz.
Yavaşlamanın ve anı yaşamanın, insanlığın en güzel hali olduğunu biliyor ve unutmuyoruz.
Güliz Altınbaşak
Psikolog
Mindful Living Program Koordinatörü, The LifeCo
